İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI, ÜCRETLİ İZİN ALACAĞI

YARGITAY

Hukuk Genel Kurulu 2001/9-204 E.N , 2001/206 K.N.

İlgili Kavramlar

İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI

ÜCRETLİ İZİN ALACAĞI

İçtihat Metni

Taraflar arasındaki “ihbar-kıdem tazminatı ve alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; A… 6.İş Mahkemesince davanın kısmen kabul-kısmen reddine dair verilen 17.4.2000 gün ve 1999/1272 E.-2000/154 K.  sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin 27.9.2000 gün ve 2000/8168-12716 sayılı ilamı ile;

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendler dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Toplu İş Sözleşmesinin 11.maddesinde düzenlenen ve hüküm altına alınan tazminatın kabulü için gerekli sebep olmadıkça işten çıkarmanın söz konusu olması gerekir. Davacının odacılık kadrosunun işyerinde tasarruf tedbirleri sebebiyle personel kısıtlamasına gidildiğinden iptal edilmesi sebebiyle sona erdirildiği dosya içerisinden anlaşılmaktadır.

İşyerinde böyle bir uygulamaya gerçekten gerek duyuluyorsa bu hususun gerekli sebep olarak kabulü gerekir. Somut olayda davacının hizmet akdi sona erdikten sonra işyerinde devamlı çalıştıran bir işçi işe alınmamıştır. Haftanın 2-3 günü temizlik için işçi çalıştırmış olmasıda bu sonucu değiştirir nitelikte değildir. Bu nedenle TİS 11.maddesine dayalı tazminat isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.

3-TİS.nin 25.maddesinde düzenlenen izin yardımının izne çıkışlarda ödeneceği ve ücretli izin alacağının dışında bir ödeme olduğu anlaşıldığından, fiilen izin kullanılmaması durumunda ödeneceği konusunda bir düzenlemede bulunmadığından bu isteğin kabul edilmiş olması bozma nedenidir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Taraf vekilleri

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

1-Yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin kurulan hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, ancak davacı vekilinin tüm temyiz itirazları reddedilmiştir. Bu durumda davacı yönünden hüküm kesinleşmiştir. O nedenle davacının direnme kararını temyize hakkı bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz istemleri reddedilmelidir.

2-Davalı vekilinin temyizine gelince;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

S O N U Ç : 1-Hakkındaki hüküm kesinleşmiş bulunan davacının direnme kararını temyize hakkı bulunmadığından temyiz istemlerinin REDDİNE, istek halinde peşin harcın iadesine,

2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine,28.2.2001  gününde, oybirliği ile karar verildi.

Bir cevap yazın